Bordo Bereliler Kimdir?

Öncelikle resmi isimleri Özel Kuvvetler Komutanlığı‘dır. Kısaca ÖKK diye de yazılır.

Bu komutanlık bünyesinde 4 farklı birim bulunur. bunlar: a timleri,b timleri, mak timleri ve dak taburudur. dak taburunun işi sadece doğal afetlerde arama-kurtarma yapmaktır. Yani bir nevi akutun askeri versiyonu diyebiliriz. Bu taburdakiler, kağıt üstünde özel kuvvetler komutanlığına bağlı olsa da arama kurtarma dışında bir iş yapmaz ve dolayısıyla bordo bere de takmazlar. Çünkü özel kuvvetler komutanlığının mottolarından birisi “bordo bere, hak edene” dir.

Bu entrymizde dak taburu dışında kalan 3 birim anlatılacaktır. yani a,b ve mak timleri.
(c timleri de var diye mesaj atan arkadaşlar olmuş, c timleri özel kuvvetler yapılanmasında bulunmamaktadır. eskiden jöh timlerinin yapılanması a-b-c timleri şeklindeydi, sanırım onlarla karıştırdılar.)

Bu 3 farklı birim de gönüllülük esasıyla özel kuvvetlerde görev yapmak üzere başvuran personel arasından seçilir. şimdi gelelim bu timleri açıklamaya:

B TİMLERİ:

Uzman çavuşlar ve astsubaylardan oluşur. Timi bir subay ya da astsubay komuta eder. Suriye sınırı, güneydoğu gibi bölgelerde görev yapan bordo berelilerin büyük çoğunluğunu bu timler oluşturur. 3,5 – 4 yıl süren uzun ve kapsamlı bir eğitimden sonra göreve başlarlar. Aldıkları eğitim son derece yoğun ve bitirilmesi zordur.

A TİMLERİ:

Sadece subay ve astsubaylardan oluşur. Aldıkları eğitim, b timlerinin bir kaç gömlek üstünde ayrıca oldukça yoğun ve zorludur. Yurt dışı nokta operasyonları, düşman gerisine sızma, gayri nizami harp, istihbarat gibi işler için yetiştirilirler.

MAK TİMLERİ:

Muharebe Arama Kurtarma yani kısaca MAK olarak adlandırılan bu timler, özel kuvvetlerin de en özelleridir. Özel kuvvetler komutanlığında a ve b timleri içerisinde görev yapan personel arasından özel olarak seçilirler ve asli görevleri adları üstünde muharebe sahasında arama kurtarma yapmaktır. Yani diyelim ki düşman bölgesinde vurulan uçaktan bir pilot atladı ama düşmanla çevrili bir bölgede tek başına kalakaldı ya da farklı bir senaryo da yaralı bir asker düşman bölgesinin içinde kaldı. İşte bu noktada bu abiler devreye giriyor, bi şekilde bölgeye girip yaralı ya da esir personeli alıp geri geliyor. Bu nedenle hepsinin paramedikal seviyede tıbbi bilgisi de bulunur. Sayıları çok az olmakla birlikte nato yarışmalarında türkiyeye birincilikleri getiren abiler bunlardır. Yine bu timler, 2006 yılında yunan f16sıyla çarpıştıktan sonra fırlatma koltuğuyla atlayıp kurtulan f16 pilotumuzu; iki tim dolusu ve tam teçhizatlı yunan sat komandolarının elinden cin fikirli bir astsubayımızın sayesinde silah kullanmadan ‘bir şekilde’ alıp türkiyeye getirmişlerdir.

Toplam eğitimlerinin 5 yıldan uzun sürdüğü rivayet edilir ve bundan dolayı sayıları da çok azdır.

Özel kuvvetler komutanlığının hiç şehit vermediği gibi söylemler tamamen şehir efsanesidir. komutanlığın girişinde özel kuvvetler şehitleri anıtı bulunur.
1974’ten bu yana, 24’ü malatyada düşen kargo uçağında olmak üzere 96 bordo bereli şehit düşmüştür. İlk şehit Kıbrıs Barış harekatında verilmiştir. Son şehit ise 2012 yılında Şemdinli’de şehit düşen uzman çavuş Seyit Yalçındır.

Hepsi öyle 2mt boyunda herkül gibi adamlar falan değiller tabiki ama fizik, kondisyon, atışlarını vs. gördüğünüzde “bunlar insansa biz neyiz” diye sorarsınız kendinize. Örnek için şehit Selçuk Paker
iyi bir askerde olması gereken bütün bu özelliklerin yanı sıra sosyal ve kültürel anlamda da ‘farklı’ olduklarını hissettirirler. Yoga yapanı da vardır, modern danslara merak salanı da.

Burada yazdıklarım internette doğru kaynaklarda yapılacak bir aramayla bile bulunabilecek şeyler.
Ancak ben buradaki asıl sorunu, insanların doğru kaynağı adeta bir kaynak çöplüğüne dönen internet ortamında diğerlerinden ayırt edememesi olarak görüyorum. Umarım açıklayıcı olabilmişimdir.

edit:
17 ekim 2015 tarihi Hakkari ikiyaka dağlarında yürütülen operasyona destek için çağırılan bordo berelileri taşıyan helikopterin iniş için tepeye yaklaştığı esnada helikoptere açılan ateş sonucu yarbay İhsan Ejdar, astsubay Turgay Topsakaloğlu ve astsubay Samet Çakır şehadet mertebesine ulaşmıştır.
ve malesef 17 ekim 2015 itibariyle özel kuvvetler komutanlığının vermiş olduğu şehit sayısı 99’a çıkmıştır.

edit2: 17 ekim 2015’te hakkari’deki saldırıda ağır yaralanan üsteğmen Ünal Darboğaz, maalesef 18 ekim 2015 sabahı şehadete ulaşmıştır.

edit3: kasım 2012’de şehit düşen Seyit Yalçın‘ın tim arkadaşları, Sadık Aparangil ve Caner Çelik 4 kasım 2015’te Hakkari’de girdikleri çatışmada, üstlerine atılan el bombasının etkisiyle kayalıklardan düşerek şehadet mertebesine ulaşmışlardır.
Allah mekanlarını cennet etsin.

edit4: 23 ocak 2016’da Cizre ilçe merkezinde meydana gelen çatışmada yaralan özel harekat polisini çatışma bölgesinden çekmek için gönderilen özel kuvvetler timinden topçu üsteğmen Uğur Taşçı yaralı polisi taşıdığı esnada keskin nişancı tarafından vurulmuş, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede maalesef kurtarılamayarak saat 16.20 sularında şehadete ulaşmıştır.
Allah ailesine sabırlar versin

malesef edit 5: 30 ocak 2016 saat 06.00 sularında Diyarbakır Sur ilçesindeki çatışmada ağır yaralanan piyade uzman çavuş Selçuk Paker maalesef kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak aynı gün saat 15.30’da şehit düşmüştür.

Kaynak:
5/5 - (6 votes)

Yorum yapın